Georg Ohm kimdir? Georg Ohm'un Hayatı ve İcatları

georg ohm
Tarih

Georg Ohm kimdir? Georg Ohm'un Hayatı ve İcatları

15 Mart 2023 - Yazar : Aydem Perakende
Bu yazının içinde neler var?

Ünlü fizikçi Georg Ohm hakkında araştırma yaparken tüm detayları öğrenmek için sayfalar arasında dolaşıyorsanız bu tüm yazıda aradıklarınızı bir arada bulacaksınız. Okula gitmeye maddi gücü yetmediği için ilk eğitimini babasından alan fizikçinin Ohm Kanunu’nu keşfetme süreci sizi çok şaşırtacak.

Ünlü fizikçi Georg Ohm’un hayatı, yaşadıkları, buluşları ve hakkında merak ettikleriniz için şimdi gelin, detaylara bir göz atalım!


 

Georg Ohm'un Enteresan Hayatı

Georg Simon Ohm, 16 Mart 1789 tarihinde Almanya’nın Bavyera eyaletinde bulunan Erlangen’de doğmuştur. Babası bir çilingir olan Georg 10 yaşında annesini kaybederek öksüz kalmıştır. Annesi Maria Elizabeth Beck öldükten sonra erkek kardeşi Martin, kız kardeşi Elizabeth ve Georg'un tüm bakımını babası üstlenmiştir.

Ekonomik zorluk yaşayan bir ailede doğdukları için okula gidemeyen iki kardeş de hayatlarının geri kalanında bilim konusunda başarılı işler ortaya koymuştur. Sadece bir çilingir olmasına rağmen babaları Johann Wolfgang Ohm iki oğluna da fen ve matematik dersi vermiştir. İlk eğitimlerini babalarından alan kardeşler daha sonra kendi yollarını çizmiştir.

Johann Wolfgang Ohm eski bir burjuva aileden geldiği için eğitime önem vererek sürekli kendini geliştirmiştir. Aile geleneğinin aksine çocuklarını edebiyata değil matematik ve fiziğe yönlendirmiştir. Ohm 15 yaşındayken ünlü Profesör Karl Christian von Langsdorf tarafından hazırlanan bir matematik sınavına girmiş, testin sonucunda Profesör, Georg’un üstün matematik bilgisi ve yeteneğini doğrulamıştır.

Georg Ohm, 1805 yılında Erlangen Üniversitesi’ne gitmesine rağmen dans etmek ve bilardo oynamakla zaman kaybettiği için ilk üç dönemde başarı gösterememiş ve okulu bırakmıştır.

1806 yılına geldiğinde ise İsviçre’de matematik öğretmeni olarak ilk işine başlamıştır. Bu dönemde öğretmenlik zamanını aldığı için yine bireysel çalışmalarına ağırlık verememiştir. En sonunda 1809 tarihinde Neuchâtel’de özel öğretmenlik yaparak kendine zaman yaratmayı başarmıştır.

Lisans yaptığı Erlangen Üniversitesi’nde girdiği doktoradan 1811 yılında mezun olan Ohm, aynı yıl matematik bölümünde öğretim görevlisi olmuştur. Maaşını beğenmediği için öğretim görevlisi unvanını ilk üç ayın sonunda terk ederek tekrar öğretmenliğe başlamıştır. Bamberg’de hem fizik hem de matematik öğretmeni olarak çalışırken, 3 yıl sonra ilk geometri kitabını yazmıştır.

Ohm, 1817 yılında ilk kez gerçekten kapsamlı çalışmalarını gerçekleştirdiği Köln’de bir laboratuvarda deney yapma şansı bulmuştur. Köln’de geçirdiği sürede elektrik akımı, voltaj ve direnç ilişkisiyle alakalı teorilerini ortaya koymuştur.

1825 yılında ilk kez elektrik devrelerinin analizi ve temelini oluşturan çalışmasını yayınlamıştır. Çalışmaları diğer fizikçiler tarafından eleştiri topladığı için istifa edip işsiz kalmış ve uzun zaman yoksulluk ile mücadele etmiştir. 1833 yılında Nürnberg Üniversitesi’nde profesör olarak işe başlayana kadar sıkıntılı bir süreç geçirmiştir. 

1841 yılında zamanında baskıya maruz kaldığı kuramın aslında önemli ve değerli olduğu anlaşılmış ve Copley Madalyası ile onurlandırılmıştır. 1852 yılında Münih Üniversitesi’nde deneysel fizik profesörü olan Ohm 1854’te felç geçirip ölene kadar burada hizmet vermeye devam etmiştir.

 

Georg Ohm Neyi İcat Etmiştir?

Georg Ohm icatları arasında ona ün kazandıran 1826’da bulduğu ve 1860’lı yıllarda resmileşen Ohm Yasası olarak da bilinen Ohm Kanunu’dur. Köln’de çalıştığı dönemde metallerin iletkenliği ve elektrik devre davranışları üzerine çalışarak teoriyi ortaya koymuş daha sonra teori kanun olarak kabul edilmiştir.

Ohm Kanunu’nun önemi 1830’lu yıllarda anlaşılmaya, 1837 keşiflerinden sonra ise uluslararası bilim camiasında kabul edilmeye başlamıştır. Bu alanda diğer bilim adamları ile birlikte Ohm’un çalışmalarının tamamen kanıtlanıp anlaşılması ise 1860’lı yılları bulmuştur.

Kanuna göre iletken bir telden geçen akım geçtiği alanla doğru, uzunluk ile ters orantılıdır. Ohm Kanunu gerilim, akım ve direnç arasındaki bağlantıyı ifade eder. George Ohm’un adı onurlandırılması için bu alandaki çalışmalarına istinaden elektriksel direnç birimi olan Ohm (Ω) kavramına verilmiştir.

Ohm Kanunu (Ohm Denklemi), Galvanik Devre’nin Matematiksel Olarak İncelenmesi Mathematisch Bearbeitet kitabında yer almıştır. Bu çalışma sayesinde her maddenin elektrik akımına karşı gösterdiği direnç ölçülebilir hale gelmiş ve elektrik temelli icatların önü açılmıştır.

 

OHM Kanunu Nedir?

Ohm Kanunu, elektrik terimleri arasında yer alan Ohm’un temel mantığını anlatan bilimsel bir yasadır. Kanuna göre elektrik devresini oluşturan iki nokta arasındaki iletkenden geçen akım; dirençle ters, gerilimle doğru orantılıdır. Formü:

gerilim (E) = akım (I) x direnç (R) ya da E = I x R

gerilim (E) = volt (V) = amper (A) x ohm (Ω)  ya da E = V = A x Ω

 

Volt (V): Bir iletken üzerindeki akımın başlangıç (A) ve bitiş (B) noktası arasındaki potansiyel farktır. Başlangıç ve bitiş noktaları arasındaki gerilim şiddetini gösterir. 

Elektrik Akım Birimi (A): Elektriğin iletimde olduğu hat üzerindeki akımı gösteren birim ölçektir. İletkenlerin içerisindeki elektronların birim zamanda yaptığı hareketi ölçer. Simgesi “I” harfidir.

Direnç (R): Bir maddenin yapısından dolayı elektrik akımına karşı koyması yani gösterdiği direnci yansıtır. Düşük ve yüksek direnç seviyelerine sahip materyallerin Ohm (Ω) hesabı yapılırken kullanılır.

ohm kanunu

 

OHM Yasası Günlük Hayatta Nerelerde Kullanılır?

Ohm Yasası elektrik devrelerinin üretiminde ve sorunların giderilmesinde kullanılır; Ohm Kanunu’nun günlük hayatta kullanımı elektrikle çalışan ürünlerde yaşanan sorunların tespiti için önemlidir. 

Elektrikli cihazlar ya da elektrik ile çalışan sistemlerdeki sorunlar test cihazı ölçümü veya referans değerler ile kontrol edilir. Elektrikli cihaz bileşenleri üzerinde yer alan isim ve bilgi levha/etiketlerinde akım ve gerilim değerlerine dair bilgiler yer alır. Bu ürünlerin tamir ve kontrol işlemlerinde parçalar üzerinde yazan referans değerler baz alınır.

Aynı zamanda test kontrolü yapılarak belirtilen referans değerin üstünde ya da altında bir durum olup olmadığı kontrol edilir. Dijital multimetreler ve pensampermetreler bu amaçla kullanılır. Değerlerin durumu kontrol edilerek Ohm kanunu çerçevesinde sorun tespit edilir.

Ohm Kanunu devre bileşenleri, gerilim beslemesi, gerilim düşüşü ve akım seviyesi değerlerindeki sorunların tespiti ve değerlerin doğrulanmasında kullanılır.

Elektrikli cihazlarda test aygıtları tarafından standardın üzerinde bir akım gerçekleştiği tespit edilebilir. Bu durumda kanuna dayandırılarak gerilimin artışı, yüksek gerilim yaşandığı ya da direncin düştüğü söylenir ve tamirat işlemi buna göre yapılır. Bu durumda sorun besleme ya da devreden kaynaklandığı için bu alanların ayrıca kontrol edilmesi gerekir.

Doğru akım kullanan devrelerde yapılan testte standardın altında değer tespiti yapılabilir. Bu durumda düşük gerilim ya da devre direncinin artmasından kaynaklanan sorun zayıf bağlantılar ve hasarlı bileşenler değiştirilerek yapılır.

Elektrik fişleri, elektrik trafoları ve şebekeleri gibi temel devre sistemlerin üretilmesinde, kurulmasında ve kullanırken oluşan sorunların çözümünde Ohm Kanunu kullanılır.

temel devre sistemleri için ohm kanunu

 

George Ohm'un En Büyük Eserleri ve Başarıları

Ünlü Fizikçi George Ohm birçok farklı çalışma ve eser ortaya koyduğu için aralarından seçilmiş olan en özel olanlarını incelemekte fayda var.

1827 yılında bugün ona şöhreti getiren Galvanik Devre’nin Matematiksel Olarak İncelenmesi kitabını yazmıştır. Johann Salomon Schweigger ve Johann Christian Poggendorff tarafından hazırlanan bir kitapta ilk fikirleri yayınlanan bu çalışma elektrik akım teorisinin geliştirilmesi ve uygulanmasında önemli olmuştur.

1843 yılında Hermann von Helmholtz’un 1863 yılında müzik alanında ton duyumlarını kolay öğretmek için geliştirdiği üst tonlar teorisini ortaya atmıştır. Canavar Düdükleri Teorisi adı ile bilinen bu çalışması ilgi çekmiştir. İnsan kulağının sinüzoidal titreşimleri (sinüslerde meydana gelen basit harmonik hareketler) diğerlerinden ayırt edip algılayabileceğini savunur. Canavar Düdüğü terimi savaş ve hava saldırısı gibi farklı durumlarda işaret verip insanları uyarmak için kullanılan ve siren olarak da bilinen sestir. 

Seçilmiş Eser Listesi

  • 1817, Hazırlık Enstitülerinde Yüksek Öğrenimde Uygun Bir Geometri İşleme Kılavuzu
  • 1849, Analitik Geometrinin Çarpık Koordinat Sistemine İlişkin Unsurları
  • 1854, Fiziğin Temelleri: Derslerin Özetleri

Başarılar

  • 1841 Accademia delle Scienze di Torino üyeliği, 1842 Royal Society (Copley Madalyası ile), 1845-50 Bavyera Bilimler Akademisi üyeliği almıştır.
  • Nürnberg şehrinin fahri vatandaşı seçilmiş ve Münih şehri Onur Listesi’ne büstü konmuştur. Ayrıca Nürnberg Teknik Üniversitesi, Erlangen Akademisi ve Köln Meslek yüksek okullarına Georg Simon Ohm adı verilmiştir. Keşfedilen 24750 numaralı Asteroit ve ayın arka yüzündeki bir kratere de adı verilerek onurlandırılmıştır.
  • 1881 yılında çalışmalarını onurlandırmak için ilk kez düzenlenen Uluslararası Elektrik Kongresi’nde elektrik direnç biriminin adı Ohm olmuştur.

 

Georg Ohm'un Yaptığı Diğer Çalışmalar ve Bilime Katkıları

Georg Ohm icatları arasında en bilinen elektrik direnci ile alakalı kanundur. Elektrik direncinin matematik formülleri aracılığı ile ölçülmesini sağlayarak gelecekte ortaya çıkacak olan icatların önünü açmıştır. Galvanik Devreleri anlattığı kitabında hesaplamanın ayrıntılarını, örneklerini ve nasıl yapılacağını detaylarıyla ortaya koymuştur.

Uzun yıllardır savaş, doğal afet gibi insanların uyarılması ve önlem alması gereken durumlarda kullanılan Canavar Düdükleri çalışma prensibini ortaya koymaya çalışmıştır. Sesin ayırt edilişinin insan fizyolojisindeki yerini belirleyerek farklı frekanstaki notalarla alakalı icatlara destek olmuşsa da bu teori henüz kanıtlanmamıştır. İlk çıktığı dönemde August Seebeck hipotezi ile çürütülmüş olsa da hala teori olarak varlığını sürdürür.

 

Georg Ohm Hakkında Çok Bilinmeyen Bilgiler

Ünlü fizikçinin zorlu yaşam şartlarına rağmen ortaya koyduğu başarılar, matematik ve fizik alanındaki yüksek zekâsı bilinen yönleri olsa da bilinmeyenleri merak edilir. Georg Ohm hakkında atlanmış ve kıyıda kalmış bazı bilgiler şunlardır:

Ohm’un anne ve babası aslında 7 çocuğa sahipmiş. Fakat maddi imkansızlıklar ve dönemin sağlık konusunda sorunlu olması nedeniyle sadece üçü hayatta kalabilmiştir. Ünlü fizikçi erken yaşta annesinin ve kardeşlerinin ölümü nedeniyle babası tarafından özenle yetiştirilmiştir. Kendini eğiten babası sağ kalan çocuklarına en iyi eğitimi verebilmek için evde onlara öğretmenlik yapmış ve üniversiteye gitmelerini sağlamıştır.

15 yaşında matematik becerisini test eden Profesör Karl Christian Von Langsdorf aracılığı ile Euler, Laplace ve Lacroix’e ait eserleri okumuş ve kendini geliştirmiştir.

Erken yaşta ağır eğitimler almaya başlayan George, üniversiteye ilk başladığı dönemde hem dersleri yetersiz gördüğü hem de eğlenmek istediği için okulla arası iyi olmamıştır. Çocukluk yıllarında çok çalışmanın getirdiği yorgunluğu ilk gençlik döneminde eğlenerek atmaya çalıştığı için babasını çok endişelendirmiştir.

1817 yılında Almanya Bamberg şehrindeyken hazırladığı kitabın bir nüshasını dönemin Prusya Kralı olan III. Wilhelm’e göndermiştir. Kitabı okuduktan sonra başarılı bulan kral İsa Cemiyeti tarafından kurulan bir okul olan Jesuit Koleji’nde fizikçiye iş ayarlamıştır. Katolik kilisesi tarafından desteklenen okul mali anlamda iyi durumda olduğu için fizikçi burada çalışmalarını geliştirmek için deney yapma imkanı bulmuştur.

Öğretmen olarak çalıştığı dönemde Alessandro Volta buluşu olan elektrokimyasal hücre üzerine çalışmalar yapmıştır. Alessandro Volta icadı olan elektrokimyasal batarya ve kendi ürettiği bileşenlerin kullanarak deneylerini kanıtlamaya çalışmıştır.

Hayatı boyunca yaptığı çalışmalar hiçbir zaman tam olarak anlaşılmadığı için reddedilmiş, maddi destek ve laboratuvar bulamamıştır. Ölümünden 30 yıl sonra kıymeti anlaşıldığı için adı bulduğu yasanın birim değerine verilmiştir.

Georg Ohm’un hayatını öğrendikten sonra günlük hayatta birçok farklı alanda karşınıza çıkan elektrik sistemlerinin temelinde aslında ne kadar farklı hikâyeler olduğunu düşünebilirsiniz. Sizce tıpkı George Ohm gibi birçok bilime ve sanata katkı yapan insanın değerinin zamanında anlaşılamamasının sebebi nedir? Bugün çevrenizde yaptığı çalışmalar ile alay konusu olan ve dışlanan kişiler de gelecekte bir yasanın mucidi olabilir mi? 


 

George Ohm’un da ilham aldığı Alessandro Volta hakkında tüm detayları öğrenmek isterseniz, yazımızı inceleyebilirsiniz.


Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Yorumlar (1)

H

Hillary Otiende

Perfect