Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir? (Güncel)

yenilenemez enerji kaynakları
Bilgi

Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir? (Güncel)

03 Kasım 2022 - Yazar : Aydem Perakende
Bu yazının içinde neler var?

Günümüzde enerji ihtiyacının karşılanması için çoğunlukla yenilenemez enerji kaynakları kullanılır. Ancak fosil yakıtlar gibi rezervleri sınırlı olan kaynakların kullanım alanı geniş olması nedeniyle tükeneceği tahmin edilmektedir.

Doğada hazır şekilde bulunması ve düşük masraflarla işlenmesi gibi avantajlarının yanı sıra bu kaynakların işlenmesi ve kullanımı sırasında çevreye ciddi zararları olur. Bu zararlara örnek olarak iklim değişiklikleri ve küresel ısınma verilebilir. 

Yenilenemez enerji kaynaklarının avantajlarını, dezavantajlarını, Türkiye’de ve dünyada bu kaynakların kullanım oranları ile ilgili istatistiki verileri içeriğimizde bulabilirsiniz. 


 

Yenilenemez Enerji Nedir?

Yenilenemez enerji; oluşum evreleri göz önüne alındığında, kısa sürede yeniden oluşmayan ya da tükendiği zaman yerine yenisi gelmeyen enerji kaynaklarıdır. Bu anlamda tükenebilir enerji olarak da adlandırılır. 

Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir?

Yenilenemez enerji kaynakları fosil kaynaklar ve çekirdek kökenli kaynaklar olmak üzere ikiye ayrılır:

  • Fosil Yakıtlar ile Enerji Üretimi 

petrol elektrik üretimiFosil yakıtlar, jeolojik dönemlerden kalma ölü hayvan ve bitki artıklarının taş, çamur ya da toprak altında milyonlarca yıl kalması ve hava ile temas etmemesi ile oluşur. Yakıta dönüşen bu enerji kaynakları arasında doğal gaz, petrol ve kömür bulunur.

Oluşumunun çok uzun sürmesi ve kullanım alanının çok geniş olması nedeniyle bu yakıtların tükenebileceği öngörülür ve yenilenemez enerji kaynakları arasında gösterilir.

Dünya üzerinde enerji üretimi için kullanılan kaynakların %80’i fosil yakıtlardan oluşur. Günümüzde ısınmanın yanı sıra termik santrallerde elektrik üretimi amacıyla da kullanılır. 

Hidrojen ve karbon elementlerinden oluşan petrol, aynı zamanda az miktarda oksijen, nitrojen ve kükürt de barındırır. Genellikle tortul arazilerde oluşur. Ham petrol sıvı halde doğal gaz, katı halde ise mum ve asfalt olarak kullanılabilir.

Dünya genelinde enerji ihtiyacının yaklaşık %70’ini karşıladığı için verimli bir kaynaktır. Araç yakıtı olma özelliğine sahip olduğu için dizel ve benzinli motorlarda, kara taşıtlarında, gemi ve uçaklarda kullanılır. Evlerde ve iş yerlerinde ısınma amacıyla da kullanılabilir.  

doğalgazdan elektrik üretimiYanıcı ve renksiz bir gaz olan doğal gaz, petrol içinde çözünmüş olarak bulunur. Genellikle yakıt olarak kullanılırken rafine işlemine gerek duyulmaz.

Herhangi bir işlem olmadan, kaynağından çıkarıldığı gibi kullanılabilir. Bunun için doğal gazın sıkıştırılıp sıvılaştırılması ya da borularla taşınması gerekir.

Petrokimya sanayi için ham madde olarak kullanılır. Evlerde sıcak su ihtiyacının karşılanmasında, ısıtma ve soğutma sistemlerinde yoğun olarak kullanılır. Bunun dışında demir çelik sanayi, seramik sektörü ve cam imalatı gibi pek çok alanda da kullanılabilir.

Organik bir kaya olan kömür; hidrojen, oksijen ve karbon elementlerinden meydana gelir. Kömür yatakları yerin metrelerce altında yer alabileceği gibi yüzeyde de bulunabilir. Isıtma ve elektrik üretimi amacıyla kullanılır.

Elektrik üretimi için yakılan kömür, havadaki oksijen ile reaksiyona girer. Ardından termal enerjiye dönüştürülerek ısı olarak açığa çıkar. Kömür ile ısıtılan su buhara dönüşür ve türbinleri döndürür. Böylece hem ısı hem de elektrik oluşur.

Dört tip kömür çeşidi vardır. Bunlar; antrasit, bitümlü, alt bitümlü ve linyittir. Taş kömürü olarak da bilinen antrasit, düşük oranda uçucu madde ve yüksek oranda sabit karbon içerir. Son derece serttir ve siyah renktedir. Bitümlü kömür, yüksek ısıtma değerine sahip olduğu için çoğunlukla elektrik üretiminde ve çelik yapımında kullanılır.

Mat bir görünüme sahip olan alt bitümlü kömür, düşük-orta ısıl değeri ile elektrik üretiminde değerlendirilir. Linyit kömürü ise en az karbon konsantrasyonuna sahip kömür çeşididir. Yüksek nem içeriğine rağmen düşük ısıl değere sahiptir.

Elektrik üretimi için yakılan kömür,

  • Nükleer Enerji ile Üretim

Nükleer enerji ile enerji üretiminde ham madde olarak uranyum, toryum ve plütonyum elementleri kullanılır. Bu radyoaktif elementler özel yöntemlerle atomlarına parçalanır ve açığa çıkan enerji elektrik üretiminde değerlendirilir. 

Günümüzde elektrik ihtiyacının %17’sini karşılayan nükleer enerji santralleri dünya genelinde 400’den fazladır. 

nükleer enerji ile elektrik üretimi

 

Yenilenemez Enerji Kaynaklarının Özellikleri

  • Nükleer enerji dışında rezervleri oldukça azdır.
  • Yenilenemez enerji kaynaklarının oluşumu, tüketiminden çok daha uzun sürer.
  • Fosil yakıt rezervlerinin 50 ila 250 yıl arasında tükeneceği öngörülmektedir.
  • Çıkarılması ve işlenmesi nispeten ucuzdur. 
  • Dünyanın enerji ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılar.

 

Yenilenebilir Enerji ve Yenilenemez Enerji Farkları

  • Yenilenebilir enerji; sürekli olarak var olan ve kendini yenileme özelliğine sahip olan enerji kaynaklarını ifade eder. Bu kaynaklar arasında başlıca hidroelektrik enerjisi, güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi, biyokütle enerjisi ve jeotermal enerji bulunur. Yenilenemez enerji kaynakları ise kömür ve petrol gibi fosil yakıtları içerir.
  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının yenilenemez enerji kaynaklarından en büyük farkı tükenmeyen kaynaklar olmasıdır. Yenilenemez enerji kaynakları zamanla tükenir.
  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, enerji ihtiyacının karşılanmasında karbon salınımını minimuma indirir. Yenilenemez enerji kaynakları ise nispeten daha yüksek bir karbon ayak izine ve karbon emisyonuna sahiptir.
  • Yenilenebilir enerjinin maliyeti yüksektir. Bu kaynaklarla elektrik üretmek, fosil yakıt kullanarak elektrik üretmekten daha maliyetlidir. Yenilenemeyen enerji, nispeten daha düşük maliyete sahiptir.
  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı için gerekli olan altyapı pahalıdır ve çoğu ülke için kolayca erişilebilir değildir. Çoğu ülkede yenilenemeyen enerji içinse uygun maliyetli ve erişilebilir altyapı mevcuttur.
    Özellikle rüzgâr ve güneş enerjisinin kullanımı için geniş bir arazi ya da deniz alanı gerekir. Yenilenemez enerji kaynakları içinse nispeten daha küçük bir alana ihtiyaç duyulur.

 

Yenilenemez Enerjinin Avantajları

Yenilenemez enerji kaynaklarının en önemli avantajı doğada kullanıma ve işlenmeye hazır halde bulunmasıdır. Bu kaynaklar düşük maliyetlerle çıkarılabilir ve elektrik enerjisi üretiminde kullanılabilir. Kömür ve doğal gaz gibi yenilenemeyen kaynaklardan üretilen elektriğin maliyeti nispeten düşüktür.

Kömür, doğal gaz ve petrole göre yüksek oranlarda rezervi bulunması ile öne çıkar. Petrol ise taşımacılık ve farklı sanayi alanlarında değerlendirilir. Görece maliyeti düşük bir kaynak olan doğal gaz, çevreye petrol ve kömürden daha az zarar verir. 

Nükleer enerjinin avantajları ise kullanımı sırasında karbondioksit ve sera gazı salınımının olmamasıdır. Üretimde kullanılan ham maddelerin rezervi oldukça fazladır. Elektrik enerjisi üretiminde verimli bir şekilde kullanılabilir. Kullanılan az miktarda radyoaktif ham madde ile oldukça fazla enerji açığa çıkarılabilir.

 

Yenilenemez Enerjinin Dezavantajları 

Yenilenemez enerji kaynakları arasında bulunan fosil yakıtlar çok geniş bir alanda kullanılır. Bu nedenle bu kaynakların çevreye zarar vermesi kaçınılmazdır. Asit yağmurları, yüksek karbon ayak izi, hava kirliliği gibi etkiler sonucunda doğal kaynakların zarar görmesi ve azalması dezavantajları arasında sayılabilir.

Karbon salınımını azaltmak ve çevreye duyarlı olmak amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelen işletmeler, son iki yıldaki yeşil elektrik üretimlerini belgelemek için ulusal bir sertifika alabilir. I-REC Sertifikası hakkında daha fazla bilgi almak için bu sayfayı ziyaret edebilirsiniz.

yenilenemez enerji fabrikadan kirlilikKömür, yakıldığında hava kirliliğine neden olur. Bunun nedeni, işlem sırasında büyük miktarlarda karbondioksit ve sera gazı salınımı gerçekleşmesidir. Ayrıca kömürün elde edilmesi madende çalışanlar için hayati tehlike içerir.

Madenlerdeki zararlı tozları soluyan madencilerde solunum hastalıkları yaygındır. Kömür tozlarının akciğerlerde birikmesinden dolayı birçok madencide bronşit veya akciğer kanseri gibi meslek hastalıkları ortaya çıkabilir. Bunun dışında kömür madenlerinde her zaman patlama ve çökme riski bulunmaktadır. Ülkemizde ve dünyada maden kazalarından dolayı yüzlerce madenci hayatını kaybetmiştir.

Taş kömürü ve linyit kömürü gibi sera gazı ve karbondioksit yayan petrol, yakıldığında çevreye zarar verir. Dünya üzerinde yalnızca sınırlı bölgelerde bulunur ve rezervi de sınırlıdır. Bu rezervlere en çok sahip olan ilk 5 ülke Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Hindistan, Rusya ve Avustralya’dır.

Rezervi oldukça sınırlı olan doğal gaz, emisyon yayması ve çevre kirliliğine neden olması ile dezavantaj yaratır. Ayrıca iletim ve taşıma maliyetlerinin yüksek olması da dezavantajlardan biridir. Doğal gaz kaynaklarının ortalama 70 yıl içinde tükenmesi beklenmektedir.

Nükleer enerjide özellikle reaktörlerde kullanılan yakıtlar ve uranyum atıkları gibi radyoaktif atıklar, insan sağlığı için ciddi bir tehdittir. Nükleer reaktörlerin ekonomik anlamda dezavantajları ise çalıştırma ve acil güvenlik önlemleri maliyetinin çok yüksek olmasıdır.

Kaza riski oldukça düşük olsa da bu kaynağın kullanımı tamamen risksiz değildir. Nükleer santrallerde meydana gelen bir kaza, belirli bir alanda tehlikeli seviyelerde radyasyon yayabilir. Santralden çıkan dumandaki radyoaktif maddeler, dışarıdaki insanlar, binalar, yiyecekler, su ve hayvanlar üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. İnsanlarda, kanser gibi uzun vadeli sağlık sorunlarına sebep olabilir.

 

Türkiye'de Yenilenemez Enerji Kullanım Oranları

Türkiye’de enerji üretimi için kullanılan yenilenemez enerji kaynakları arasında linyit, doğal gaz, petrol, maden kömürü ve asfaltit bulunur. Ancak bunların arasında rezervi en çok olan linyit kömürüdür, diğer kaynakların rezervleri sınırlıdır. 

Fosil enerji kaynakları arasında öne çıkan kömür, Türkiye’nin çoğu bölgesinde ısınma amacıyla kullanılır. Bunun dışında demir çelik sanayide ve termik santrallerde de değerlendirilir. En önemli kömür rezervleri ise Zonguldak’ta bulunur.

Ocak 2020-Ocak 2022 tarihleri arasında linyit kömürü üretimi 6 milyon 661 bin 693 ton iken taş kömürü üretimi 101 bin 632 ton olmuştur. Türkiye, dünya genelindeki alt bitümlü kömür ve linyit rezervlerinde %3,4’lük paya sahiptir. Siyah linyit olarak da bilinen alt bitümlü kömür, düşük kaliteli linyit ve yüksek kaliteli bitümlü kömür arasında bir ara formdur. Bu nedenle formu sert-yumuşak arasında değişir. Jeolojik olarak genç kömürler arasında bulunur.

Elektrik üretimi için buhar üretiminde kullanılır ve bu nedenle enerji santrallerinde sıklıkla değerlendirilir. Ayrıca, alt bitümlü kömür sıvılaştırılarak petrol ve gaza dönüştürülebilir.

Türkiye’de petrol üretimi 2011 yılında 2,36 milyon ton iken 2019 yılında 2,98 milyon ton olmuştur. Ekonomik anlamda enerji kaynaklarından yararlanmak ve dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla petrol arama çalışmaları devam etmektedir. Ham petrol ithal edilen ülkeler arasında ise Rusya, Nijerya, Suudi Arabistan, Libya ve Irak bulunur.

2019 yılında Türkiye’de 483 milyon m³ doğal gaz üretimi yapılırken 45,21 milyar m³ doğal gaz ithalatı gerçekleştirilmiştir. Evlerde ve endüstri alanında ısınma amacıyla kullanılan doğal gaz, elektrik üretiminde de değerlendirilir. 

 

Dünyada Yenilenemez Enerji Kullanım Oranları

2019 yılı verilerine göre dünya genelinde petrol rezervi 1.733,9 milyar varildir. Bu rezervin %48’i Orta Doğu ülkelerinde, %19’u Orta ve Güney Amerika kıtalarında, %14’ü Kuzey Amerika’da, %8’i Bağımsız Devletler Topluluğu’nda, %7’si Afrika’da, %3’ü Asya Pasifik’te ve %1’i ise Avrupa’da bulunur. Aynı yıl dünyadaki petrol üretimi ise 95,2 milyon varil/gün olarak açıklanmıştır.

2020 yılı başı itibarıyla dünya genelinde doğal gaz rezervi 198,8 trilyon m³ olarak açıklanmıştır. Rezervleri fazla olan ülkeler arasında Rusya, Amerika Birleşik Devletleri, İran, Türkmenistan ve Katar bulunurken doğal gaz üretiminde Amerika Birleşik Devletleri öne çıkar. 

Kömür ise 2021 yılının başında dünya genelinde petrolden sonraki birincil enerji kaynağı haline gelmiştir. %35,9 oranı ile elektrik üretiminde birinci sıradadır. 2020 yılının sonunda dünyadaki bitümlü, antrasit kömür (taş kömürü) ile linyit kömürü ve alt bitümlü kömür rezervleri toplam 1,07 trilyon tondur. Bunların yaklaşık %70’ini taş kömürü oluşturur.

%29,1’lik payla Amerika Birleşik Devletleri, dünyada en çok taş kömürü rezervine sahip olan ülke olurken %28,2’lik payla Rusya ise dünyada en çok linyit kömürü ve alt bitümlü kömür rezervine sahiptir.


 

Türkiye için hangi enerji kaynağının en uygun olduğunu düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz. Enerji kaynakları hakkında bilgilerin herkese ulaşabilmesi için yazımızı ilgileneceğini düşündüğünüz kişilerle paylaşabilirsiniz.


Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Yorumlar (4)

G

Gülistan

Türkiye için güneş enerjisi ve rüzgar enerjisinden faydalanmanın oldukça avantajlı olacağını düşünüyorum.

E

Emik

İyi değil hiç

Y

Yılmaz Koç

İdare eder

E

Elif

Çok güzel olmuş