Yeşil Enerji Kaynakları & Önemi ve Sürdürülebilir Gelecekteki Rolü
Bu yazının içinde neler var?
Enerji üretimi, uzun yıllardır insanlık adına ele alınan en önemli konu başlıklarından biridir. Önümüzdeki yıllarda da bu konumunu korumaya devam edeceği rahatlıkla söylenebilir. Enerjiye olan ihtiyaç antik çağlara kadar dayansa da 19. yüzyılda gerçekleşen Sanayi Devrimi ve aynı dönemde elektriğin yaygın bir şekilde kullanılmaya başlamasıyla şekil değiştirmiştir.
Günümüzde sağlıktan ulaşıma, eğitimden üretime kadar hayatın her alanında elektrik modern dünyanın ayrılmaz bir parçasıdır. Elektriğe ihtiyacın bu denli yüksek olması onu sürdürülebilir gelecek hedeflerinin de merkezine yerleştirir. Geçmişte yaygın olarak kullanılan ve bugünün temel enerji üretim yöntemleri, bilim ve teknolojideki gelişmelerle birlikte yerini yenilenebilir ve yeşil enerji kaynaklarına bırakmaya hazırlanıyor. Gelin, yeşil enerji nedir, nasıl elde edilir ve en önemlisi sürdürülebilir bir gelecekteki rolüne nedir, yakından bakalım.
Enerjinin insan hayatındaki önemi her geçen gün daha da artarken enerji üretimine dair yöntemler de giderek çok daha çeşitli ve verimli hale gelmeyi sürdürüyor. Yenilenebilir enerji, yeşil enerji gibi kavramlar bugün pek çok kişi için yabancı olmayan konular olsa da zaman zaman kafa karışıklıklarının yaşanması da mümkün. Yeşil enerji, çevreye zarar vermeyen bir kaynaktan yine aynı şekilde çevreye zarar vermeyen bir yöntemle üretilen enerji türüdür. Yeşil enerjinin temelinde çevreye zarar vermeyen, karbon salınımı nötr veya verilen zararın faydalarının yanında neredeyse yok sayılabilecek seviyede olması yer alır.
Çoğu zaman yeşil enerji ve yenilenebilir enerji birbiri yerine kullanılır. Ancak her iki kavram arasında da oldukça ince bir fark bulunur ve uzmanlar çoğu zaman her iki terimi de birbirinden ayırmayı tercih eder. Yenilenebilir enerji kaynakları çoğu zaman yeşil enerji kaynağı olarak nitelendirilebilir. Ancak bazı durumlarda yenilenebilir kaynaklardan enerji üretimi için çevreye verilen olumsuz etkiler tolere edilemeyecek seviyelere ulaşır ve bu durumda yeşil enerji kaynağı olarak nitelendirilmesi doğru olmaz.
Yeşil Enerji Kaynakları Nelerdir?
Doğadaki kaynakları, doğaya zarar vermeden en verimli şekilde kullanmayı hedefleyen yeşil enerji, sürdürülebilir bir geleceğin de anahtarıdır. Yeşil enerji kaynakları söz konusu olduğunda akla ilk gelenler güneş ve rüzgar enerjisi olacaktır. Bu iki kaynak kolay uygulanabilir olması nedeniyle çok hızlı bir şekilde yaygınlaşmaya devam ediyor. Özellikle güneş enerjisi, hem küçük çaplı bireysel uygulamalara hem de çok daha büyük ölçekli şekilde uygulanabilir olmasıyla en çok tercih edilen yeşil enerji türüdür. Güneş ve rüzgar enerjisinin yanı sıra yeşil enerji kaynaklarına doğru bir şekilde kullanıldıkları durumlarda jeotermal, biyokütle ve hidroelektrik enerji kaynakları da dahil edilebilir.
Güneş Enerjisi: Yeşil Enerjinin Parlayan Yıldızı
Yeşil enerji türleri arasında en bilineni ve yaygın bir şekilde kullanılanı hiç şüphesiz güneş enerjisidir. Geliştirilen fotovoltaik hücre teknolojisi sayesinde güneş ışınlarını elektrik enerjisine dönüştürmek mümkündür. Üstelik bu teknoloji her geçen gün daha da ucuz hale gelerek her kesimden kullanıcının buna erişmesini mümkün kılıyor. Güneş enerjisi ile elektrik üretimi her zaman daha ön planda olsa da ısı enerjisi üretmek için de kullanılabileceği göz ardı edilmemelidir. Güneş enerjisi ile hava ve suyu ısıtarak yaşam alanlarının ısınma ve sıcak su ihtiyacı da karşılanabilir. Güneş enerjisine dair daha detaylı bilgi için “Güneş Enerjisi Nedir?” başlıklı blog içeriğine göz atabilirsiniz.
Güneş enerjisinin potansiyelini ortaya koymak için dünyaya düşen toplam güneş enerjisi miktarının, dünyanın günlük toplam enerji üretiminin yaklaşık 200.000 katı güneş enerjisi olarak dünyaya ulaştığı bilgisi yeterli olacaktır. Şu an sahip olunan teknoloji ile bu potansiyelin çok az bir kısmından faydalanılabiliyor olsak da yakın gelecekte çok daha verimli çözümlerin geliştirilmesi ile ana enerji kaynaklarından birine dönüşmesi kaçınılmazdır.
Güneş panellerinin üretimi bugün geçmişe kıyasla çok daha kolay ve düşük maliyetlidir. Güneş enerjisinden faydalanabilmek için çantanıza hatta cebinize sığabilecek ölçülerden tutun karavan ve evlerin çatısına yerleştirebilecek farklı boyutlarda güneş panellerini bireysel olarak edinebilirsiniz. Daha yüksek kapasiteli üretim için ise güneş santrallerine yapılan yatırımlara her geçen gün bir yenisi daha eklenmektedir.
Rüzgar Enerjisi ve Sürdürülebilir Enerji Üretimi
Yeşil enerjiden bahsedildiğinde ilk sıralarda yer alan enerji türlerinden biri de rüzgar enerjisidir. Güneş enerjisi kadar yaygın olmasa da rüzgar enerjisi de geleceğin temel sürdürülebilir enerji kaynakları arasında yer alacağı kesin olan enerji türüdür. Peki, rüzgar enerjisi nedir? Rüzgar enerjisi, oldukça büyük ölçekli rüzgar güllerini andıran rüzgar türbinleri tarafından üretilir. Rüzgarın yani havanın, türbin kanatlarını döndürmesi ile ortaya çıkan kinetik enerji, elektrik enerjisine dönüştürülür.
Rüzgar enerjisi ile elektrik üretimi, güneş enerjisine göre çok daha maliyetlidir. Aynı zamanda sürekli ve kuvvetli rüzgarların bulunduğu bölgelere yerleştirilmesi gerekir. Bireysel olarak kullanılabilen küçük ölçekli rüzgar türbinleri olsa da rüzgara olan ihtiyaç nedeniyle her konumda uygulanması mümkün değildir.
ABD’nin 50 eyaletinin tamamında konumlanmış rüzgar türbinleri, toplan elektrik ihtiyacının %10’undan fazlasını karşılama kapasitesine sahiptir. Bu oran bazı eyaletler için enerji ihtiyacının ciddi bir kısmına denk gelmektedir.
Jeotermal, Biyokütle ve Hidroelektrik Enerji
Güneş ve rüzgar enerjisi yeşil enerji sıralamasında ilk sıralarda yer alır. Ancak temiz enerji üretimi için kaynaklar bunlarla sınırlı değildir. Bugün enerji üretiminde yoğun olarak kullanılan jeotermal, biyokütle ve hidroelektrik enerji kaynakları da minimum çevre zararı hedeflenerek kullanıldığında yeşil enerji kaynaklarına dahil edilebilir.
Yer kabuğunun katmanları arasındaki sıcak su rezervuarı, jeotermal kaynaklar olarak adlandırılır. Kuyular aracılığı ile yüzeye çıkarılan bu sıcak su ve buhar, elektrik üretimi için kullanılabilecek doğal kaynaklardandır. Yüzeye taşınan ısı enerjisi ve açığa çıkan buhar, elektrik türbinlerinin döndürülmesi için kullanılır ve sonuç olarak elektrik üretimi gerçekleştirilir. Aynı zamanda ısıtma ve soğutma amacıyla da jeotermal enerjiden faydalanılabilir. Rüzgâr ve güneş santrallerinden çok daha az alana ihtiyaç duyar.
Biyokütle enerjisi, uzun yıllardır enerji üretiminde kullanılan ancak son dönemdeki gelişmeler sayesinde çok daha çevre dostu haline gelmiş bir enerji türüdür. Biyokütle, bitki ve hayvanlardan elde edilen yenilenebilir organik madde olarak tanımlanabilir. Bu tanım hayvansal gübre, insan atıkları, ahşap, tarımsal ürün atıkları ve çöpleri dahil edecek şekilde genişletilebilir. Biyokütle doğrudan yakılarak ısı üretmek için kullanılabilir. Ancak katı, sıvı ve gaz biçiminde yakıt üretimi için kullanımı da yaygındır. 2023 yılı itibarıyla biyokütle, ABD’nin toplam birincil enerji tüketiminin yaklaşık %5’ine karşılık gelir.
Hidroelektrik enerji ise suyun kinetik enerjisinin elektrik enerjisine dönüştürülmesi ile üretilir. En basit haliyle hidroelektrik enerji üretimi, bir nehir yatağına baraj inşa edilerek suyun akışının kontrol edilmesiyle gerçekleştirilir. Suyun kinetik enerjisi sayesinde türbinlerin döndürülmesi sağlanır ve elektrik üretilir. Suyun kinetik enerjisinden %90 verimlilikle faydalanılır ve herhangi bir yakıt tüketimi ve doğrudan emisyon salınımı söz konusu değildir. Ancak yeşil enerji olarak sınıflandırılabilmesi için çevreye verilen zararın kontrol altında tutulması gerekir.
Yeşil Enerjinin Çevresel ve Ekonomik Faydaları
Yeşil enerji, çevreye duyarlı bir şekilde enerji ihtiyacının karşılanmasını sağlar. Bu da hem çevresel hem de ekonomik açıdan birçok faydayı beraberinde getirir. İlk olarak tahmin edilebileceği gibi fosil yakıtlara kıyasla sera gazı emisyonu oluşturmamaları nedeniyle ayrışırlar. Böylelikle yeşil enerjinin toplam enerji üretiminde daha etkili bir konuma gelmesiyle hava kirliliği başta olmak üzere çevre üzerindeki olumsuz etkiler ortadan kaldırılabilir.
Ekonomik açıdan ise enerji ihtiyacının tek bir kaynak yerine farklı kaynaklardan elde edilebilir hale gelmesini sağlar. Aynı zamanda enerji ithalatına olan ihtiyacın da ortadan kaldırılmasını sağlar. Bir diğer etkisi ise enerji üretiminin çok daha uygun maliyetlerle karşılanmasını sağlamasıdır. Özellikle üretim süreçlerinde yeşil enerji kaynaklarının kullanılması uzun vadede üretim maliyetlerinin düşürülmesine katkı sağlar.
Aydem Perakende'nin Yeşil Enerji Vizyonu ve Çalışmaları
Aydem Perakende, yenilenebilir enerji kaynaklarını desteklemek isteyen müşterileri için hazırladığı İşte Yeşil Enerji Kampanyası ile yeşil enerjinin kullanımını yaygınlaştırırken işletmelerin de I-REC Sertifikası almasını sağlıyor. Gerçekleştirdiği tüm çalışmalarda Aydem Perakende, toplumsal sorumluluk, çevre koruma, gelecek nesillere miras, yaşam kalitesi ve enerji kaynaklarını koruma bilinciyle sürdürülebilirliği ön planda tutarak faaliyet gösteriyor. Bu amaç çerçevesinde dünyanın en kapsamlı sürdürülebilirlik platformu Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (UN Global Compact) katılımcısı olarak hareket ediyor ve bu ilkelere uymayı taahhüt ediyor.
İklim değişikliğine karşı kurumsal şeffaflık gösteren Aydem Perakende, dünyanın en büyük çevre raporlama platformu Karbon Saydamlık Projesi’nin İklim Değişikliği Programı’nda A Listesi’nde yer alıyor. Aynı zamanda Aydem Perakende Sürdürülebilirlik Raporu ile LACP 2023 Vision Awards’ta Silver Ödül sahibi olarak sürdürülebilirlik vizyonunun başarısını kanıtladı.
Enerji tasarrufu, geri dönüşüm, yenilenebilir enerji kaynakları ve sürdürülebilirlik üzerine hazırlanan diğer blog içeriklerine göz atmayı da unutmayın.
Başvuru Sorgula
Tesisat Numarası Sorgula
Yorum Yap